Sahtekar Suratlar
Sahtekâr suratlar
Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol.
Hz. Mevlana
Sosyal bir varlık olarak insan her gün onlarca kişiyle muhatap oluyor. Hiç düşündünüz mü? Gün içinde muhatap olduğunuz insanlara ne kadar kendiniz olabiliyorsunuz. Ya da muhatap olduğunuz insanlar size ne kadar samimi geliyor.
Analitik psikolojinin temellerini atan Carl Gustav Jung insanların toplumda bir maske ile dolaştığını ifade etmiştir. Burada bahsedilen maske görünmeyen yani kişinin kişiliğini örten maske olarak ifade edilmektedir. Şu an günümüzde insanlar maske takıyor gibi bir cümle kullanmak cerrahi maske olarak algılanacağı için çokta yadırganacağını sanmıyorum.
Analitik kuramda maske “persona” kelimesi ile ele alınmıştır. Persona kişinin kamusal yüzü olup kişi bu yüzü bilinçli ya da bilinçdışı olarak takınabilir. Persona diğerlerinin beklentilerine yanıt vermek için inşa edilmiş, ortaya sürülen herkese açıklıktır.
Örnekleyerek konuyu somutlayacak olursak insanlar yalnızken düşündüğü ve hissettiği şeyleri insanların olduğu bir toplulukta yadırganmamak, eleştirilmemek, kabul görmek, değerli hissetmek gibi faktörleri göz önünde bulundurarak yalnızken düşündüğü ya da hissettiği gibi ifade edemezler. Bunu bazen bilinçli bazen de bilinçsiz olarak yapabilirler.
Aksiyon filmlerini sevmeyen bir genç aksiyon filmlerinden bahsetmenin arkadaşları arasında çok popüler bir konu olduğunu düşünmesinden dolayı arkadaş grubunda kendini aksiyon filmlerinden konuşurken bulabilir. Patronundan hiç haz etmeyen bir adam her sabah patronuna gülümseyerek günaydın diyebilir. Erkek arkadaşı ile vakit geçiren kız annesine erkek arkadaşı olmadığını ifade edebilir. Sevgililer gününü saçma bulan bir adam eşine bu günde çiçek alabilir.
Persona aslında hayatımızı kolaylaştıran, insanlarla uyum içinde olmamızı sağlayan dış kişiliktir. Persona insanların bizi gördüğü yandır. İnsanların çok iyi adam, çok tatlı kadın, nasıl da beyefendi, gayet terbiyeli vs. yorumlarının yapıldığı yerdir. Persona sayesinde insanlar mizacını, huyunu, kişiliğini saklar. Yani persona sahte kişiliktir.
Analitik psikolojide personanın tam tersi ise “gölge” kavramı ile ele alınmıştır. Gölge kişinin görünmeyen yüzüdür. Kişinin istekleri, hazzı, dürtüleri gölgenin içindedir. Toplumda iyi bilinen bir kişinin cinayet işlemesinden ya da hırsızlık yapmasından dolayı ardından oluşacak tepkiler “vay be yanlış tanımışız, o öyle bir adam değildi, meğer kimlerle oturup kalkmışız vs.” şeklinde olacaktır. Gölge saklı kişiliktir. Bir kişiyi tanımanın yolu gölgeden geçer, tabi gölgeyi bulabilirseniz.
Hayat bir maskeli balo bizler bu balonun davetlileriyiz. Baloya verilen her yalnızlık molasında düşer maske, çıkar gerçek yüzler gün yüzüne.