Çocuklarda kendine güven ve güvensizlik sebepleri

21.10.2017
4.201
Çocuklarda kendine güven ve güvensizlik sebepleri


Çocuklarda kendine güven ve güvensizlik sebepleri

Bir çok çocuk aşağıdaki durumları  sık  sık  yaşamaktadır

“Hata yapınca aileme söylemeye çekiniyorum “

“Evde çocuk muamelesi görmek beni üzüyor”

“Ailemle özel  sorunlarımı konuşamıyorum”

“Hata yapmaktan korkuyorum”

“Başarısızlıktan ve küçük düşmekten korkuyorum”

Eğer  bir çocuk hatadan ,başarısızlıktan, küçük düşmekten korkuyorsa kendine güveni zayıf demektir. Anne ve babalar çocuklarına hep mükemmel  olmaları konusunda bilerek veya bilmeden telkinlerde bulunuyorlarsa tabi ki çocuklarda derslerde kırık not alınca ,okulda bir hata yapınca veya herhangi bir konuda düşüncesi sorulduğunda  kendini olduğu gibi ortaya koymayacaktır. Çocuk ailesine  hatalarını söylemiyorsa ; anne baba çocuğu  çok eleştiriyor, kızıyor  veya  çocuğa açıklama yapma fırsatı verilmiyor yada  çocukla alay ediliyorsa  tabi ki  çocuğun kendine güveni sarsılır, yalan söylemeye başlar, olduğundan farklı davranışlar sergileyebilir.

Bu durumda anne baba ne yapabilir; çocuğun davranışların eleştirebilir ama genel değerlendirmelerde bulunmamalı. Örneklersek; çocuk mutfakta  elindeki  bardağı düşürüp kırdığı zaman  bir anne şöyle diyor  beceriksiz, aptal vb. Başka bir anne  şöyle diyor; bardağı  kırmandan dolayı sana kızgınım lütfen dikkatli ol. Sizce hangi anne doğru davranmış olur. Herhalde ikincisi çünkü davranışı eleştirmiş , genelleme yapmamıştır.

Çocukların en çok rahatsız oldukları  evde  anne babaların kendileri ile alay etmeleri, ciddiye almamalarıdır. Örnek verelim;  bir sınavdan zayıf alan öğrenci üzülüp ağladığında bu üzüntünün evde paylaşılması gerekirken, çocuk hem eleştirilir hem zırlama, adam olmazsın vb gibi ifadeler ile çocuğun  kendilerine karşı  içine kapanmasına neden olabilir. Başka zamanda anne baba çocukla konuşmak istediklerinde çocuk onlarla konuşmaktan kaçmaktadır.

Bu durumlarla sık sık karşılaşan çocuklar  girişimci  olamaz, hata yapmaktan korkar, yalana alışır,kendine güveni sarsılır, bu duyguları yaşayan çocuklar duygu ve düşüncelerini ifade etmekte sıkıntı çekebilirler, asilik yapabilirler, içlerine kapanabilirler. Eğer bunların olmasını istemiyorsak ki bunu kimse istemez o zaman bu ve benzeri davranışlardan vazgeçmeliyiz.

Son olarak çocuklarla ilişkilerimizde “sen dili”  ile değil “ben dili “ ile  (çocuğun hatalarına  geri zekalı, aptal ,adam olmaz gibi ifadeler yerine ;bu davranışın beni rahatsız etti, dersten zayıf alman hem bizi hem seni üzdü bu   durumdan nasıl kurtulabiliriz vb) konuşmalıyız. Böyle davranmak çocuklarımızın kendilerine olan güvenlerini artırır, size olan sevgileri azalmaz, evden uzaklaşmak istemezler, her zaman düşüncelerini ,duygularını açıklayabilirler tek başına ayakta durmasını öğrenmiş , haklarını savunabilen , girişimci bir çocuk yetiştirmiş  oluruz.

Birkaç soru:

En son ne zaman çocuğunuzla ciddi olarak sohbet ettiniz?

Onlarla derslerin dışındaki konularla ilgili en son ne zaman konuştunuz?

Onlara hep nasihat ediyorsunuz ,acaba siz hiç konuşmadan onu can kulağı ile ne zaman dinlediniz?

Onlara hep nasıl olmaları gerektiğini söylüyorsunuz., onlar nasıl biri olmak istiyor biliyor musunuz?..

Sevgi, cesaret, güven ve  tutkuyla yaşayın.

 

Hakan KARATAŞ
Psikolojik Danışman
Yönetici

YAZAR BİLGİSİ
Çukurova Üniversitesi 2000 PDR mezunuyum. Adana'da Meb de lise kademesinde çalışıyorum.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.