Çocuklarda kendine güven ve güvensizlik sebepleri
Çocuklarda kendine güven ve güvensizlik sebepleri
Bir çok çocuk aşağıdaki durumları sık sık yaşamaktadır
“Hata yapınca aileme söylemeye çekiniyorum “
“Evde çocuk muamelesi görmek beni üzüyor”
“Ailemle özel sorunlarımı konuşamıyorum”
“Hata yapmaktan korkuyorum”
“Başarısızlıktan ve küçük düşmekten korkuyorum”
Eğer bir çocuk hatadan ,başarısızlıktan, küçük düşmekten korkuyorsa kendine güveni zayıf demektir. Anne ve babalar çocuklarına hep mükemmel olmaları konusunda bilerek veya bilmeden telkinlerde bulunuyorlarsa tabi ki çocuklarda derslerde kırık not alınca ,okulda bir hata yapınca veya herhangi bir konuda düşüncesi sorulduğunda kendini olduğu gibi ortaya koymayacaktır. Çocuk ailesine hatalarını söylemiyorsa ; anne baba çocuğu çok eleştiriyor, kızıyor veya çocuğa açıklama yapma fırsatı verilmiyor yada çocukla alay ediliyorsa tabi ki çocuğun kendine güveni sarsılır, yalan söylemeye başlar, olduğundan farklı davranışlar sergileyebilir.
Bu durumda anne baba ne yapabilir; çocuğun davranışların eleştirebilir ama genel değerlendirmelerde bulunmamalı. Örneklersek; çocuk mutfakta elindeki bardağı düşürüp kırdığı zaman bir anne şöyle diyor beceriksiz, aptal vb. Başka bir anne şöyle diyor; bardağı kırmandan dolayı sana kızgınım lütfen dikkatli ol. Sizce hangi anne doğru davranmış olur. Herhalde ikincisi çünkü davranışı eleştirmiş , genelleme yapmamıştır.
Çocukların en çok rahatsız oldukları evde anne babaların kendileri ile alay etmeleri, ciddiye almamalarıdır. Örnek verelim; bir sınavdan zayıf alan öğrenci üzülüp ağladığında bu üzüntünün evde paylaşılması gerekirken, çocuk hem eleştirilir hem zırlama, adam olmazsın vb gibi ifadeler ile çocuğun kendilerine karşı içine kapanmasına neden olabilir. Başka zamanda anne baba çocukla konuşmak istediklerinde çocuk onlarla konuşmaktan kaçmaktadır.
Bu durumlarla sık sık karşılaşan çocuklar girişimci olamaz, hata yapmaktan korkar, yalana alışır,kendine güveni sarsılır, bu duyguları yaşayan çocuklar duygu ve düşüncelerini ifade etmekte sıkıntı çekebilirler, asilik yapabilirler, içlerine kapanabilirler. Eğer bunların olmasını istemiyorsak ki bunu kimse istemez o zaman bu ve benzeri davranışlardan vazgeçmeliyiz.
Son olarak çocuklarla ilişkilerimizde “sen dili” ile değil “ben dili “ ile (çocuğun hatalarına geri zekalı, aptal ,adam olmaz gibi ifadeler yerine ;bu davranışın beni rahatsız etti, dersten zayıf alman hem bizi hem seni üzdü bu durumdan nasıl kurtulabiliriz vb) konuşmalıyız. Böyle davranmak çocuklarımızın kendilerine olan güvenlerini artırır, size olan sevgileri azalmaz, evden uzaklaşmak istemezler, her zaman düşüncelerini ,duygularını açıklayabilirler tek başına ayakta durmasını öğrenmiş , haklarını savunabilen , girişimci bir çocuk yetiştirmiş oluruz.
Birkaç soru:
En son ne zaman çocuğunuzla ciddi olarak sohbet ettiniz?
Onlarla derslerin dışındaki konularla ilgili en son ne zaman konuştunuz?
Onlara hep nasihat ediyorsunuz ,acaba siz hiç konuşmadan onu can kulağı ile ne zaman dinlediniz?
Onlara hep nasıl olmaları gerektiğini söylüyorsunuz., onlar nasıl biri olmak istiyor biliyor musunuz?..
Sevgi, cesaret, güven ve tutkuyla yaşayın.
Hakan KARATAŞ
Psikolojik Danışman
Yönetici