Elveda Güzel Vatanım – Ahmet Ümit – Kitap İnceleme
AHMET ÜMİT- ELVEDA GÜZEL VATANIM
Devletin derinlikleri, toprağın derinliklerinden daha karanlıktır.
“ölüm şehirlerimizi kaybetmekle başlar vatanımızı kaybetmekle neticelenir…” sahi neydi vatan? Bir toprak parçası mı, uçsuz bucaksız denizler, derin göller, yalçın dağlar, verimli ovalar, yemyeşil ormanlar, kalabalık şehirler, tenha köyler mi? Hayır, bütün bunların ötesinde bir anlam taşır vatan. Ne sadece toprak parçası, ne su havzaları, ne ağaç silsilesi… annemizin şefkati, babamızın saçlarına düşen ilk ak, ilk aşkımız, doğan çocuğumuz, dedelerimizin mezarıdır vatan… vatanı olmayan insanın hayatı da olmaz. Evet, bir vakitler zihnim, kalbim bu fikirlerle doluydu. Şimdi? Şimdi bilmiyorum…
Son söyleyeceğimi ilk söyledim yine ve tüm heyecanı kaçırdım sanırım. Ahmet Ümit’in Kavim, Bab-ı Esrar, Aşk Köpekliktir kitaplarını okumuştum. Gerçekten tarihle kurguyu çok iyi harmanlayabilen bir yazarımız. Genelde polisiye yazıyor kendileri ve birçok romanında yer alan karakteri Başkomiser Nevzat var. Fakat bu kitabında bizi karşılayan karakter Şehsuvar Sami. İttihak ve Terakki Cemiyetinin fedaisi, vatanı uğruna aşkından vazgeçen ve ömrünce bunu yüreğinden atamayan bir adam.
Meşrutiyetin ilanı, 31 Mart ayaklanması, Bab-ı Ali Baskını, 1.Dünya Savaşına giriş, devletin bekası için işlenen cinayetler, yapılan casusluklar ve daha niceleri… ideallerin peşinde geçmiş bir ömür… cumhuriyetin ilanıyla cemiyet üyelerinin sürgüne gönderilmesi ve öldürülmesiyle yaşadığı her şeyi aşkı Ester’e anlatmaya karar veren ve 16 gün boyunca gece gündüz sevgilisine mektuplar yazar ve teşkilata girişinden 1926’ya kadar yaşadığı ne varsa anlatır. Bir yandan sevgilisi Ester’i aramakta bir taraftan kendine kurulan kumpası çözmeye çalışmaktadır.
Kitabın müthiş bir kaynakçası var bunu açıklıkla söyleyebilirim.Yüz elli civarı kaynaktan tarama yapmış Ahmet Ümit bu eser için. Kitabın dili insanı yormuyor kesinlikle ama son kısımda ama yine de son kısımda küçük bir sözlük verilmiş aynı zamanda İttihak ve Terakki Cemiyeti’nin kronojisi yansıtılmış. Bir dönemi ellerinizde tutuyorsunuz kitabı okurken, bir imparatorluğun yıkılışı, yeni bir devletin kuruluşu kadar uzun bir dönem… okurken asla tatmin olmayacak, konu hakkında daha da meraka düşeceksiniz. Ayrıca benim kitabı aldığım site kitabı imzalı gönderiyordu o da ayrı bir güzellik oldu benim için. Ben çok keyif aldım kitabı okurken umarım siz de keyif alırsınız.
“Ölüm şehirlerimizi kaybetmekle başlar vatanımızı kaybetmekle neticelenir…” sahi neydi vatan? Bir toprak parçası mı, uçsuz bucaksız denizler, derin göller, yalçın dağlar, verimli ovalar, yemyeşil ormanlar, kalabalık şehirler, tenha köyler mi? Şimdi farkına varıyorum ki benim için bir tek vatan varmış, o da sensin… Seni kaybettiğim anda vatanımı da yitirmeye başlamışım. Evet, ağır ağır ölüyorum…
Kitapla kalın…
Fadime Şimşek
Psikolojik Danışman
fdmesmsek45@gmail.com