Evlendirelim derken, evlenmekten soğuttunuz

Evlendirelim derken, evlenmekten soğuttuğunuz

Evlendirelim derken insanları evlenmekten soğutan evlilik programlarınadır serzenişim. Bireylerin kişisel haklarına büyük saldırıların olduğu aşikâr olduğu programlarda, onlarca iletişim sorunu, evliliğin gerçekten basit bir müessese olarak gösterilmesi zoruma gitmiyor değil hani. Birilerinin gönlünü ekranda canlı canlı yapmaya çalışırken onlarca insanın hem psikolojisini bozuklarından hem de kalbini kırdıklarından bir haberler sanki.

Geçenlerde programı izlerken bir yerde şahit olduğum en önemli ve benimde travma yaşamama sebep olan bir olayı yazayım istedim sizlere, 18 yaşında ki bir kızın evlenmek için gelip, beklentilerin sorusuna tam anlamı ile cevap veremeyişi bir çok şeyi gözler önüne döküyor belki. Ağzından çıkan şu cümleler belki de onu tam anlamıyla ifade edemediği ama yorumlanırsa onlarca şeyin ifadesi olabilecek cümlelerdi.” Beni anlayabilen ve benim ile aynı olgunluğa sahip” cümlesiydi beni hayrete düşüren. Evlenmek için bu kadar erken yaşta olgunlaşmak ne kadar doğruydu.

Eski geleneksel yaşantılarımızı göz önüne aldığımda belki o dönemler hepimize normal gelen şeyler diye düşünürken yapılan büyük hataların olduğunu da görmezden gelmemek gerekir belki de. Beklentilerini bilmeden, bir şeyler beklemeden evlenmenin veya aynı dili konuştuğunu düşünmeden sadece evlenmek adına duygusal bağ sonucu evlenen insanların olduğu bir dünyaya doğru gittiğimiz kaygısını taşımaktayım. Bu durumda da gelecekte boşanma oranlarının artması, aile danışmanlarına ve çift terapistlerine büyük işler, büyük sorumluluklar yükleneceğini şuanda hissedebiliyorum işte.

Kapatalım evlilik programlarını, canlı yayında tanımaya çalıştığımız kişilerdeki sosyal baskıyı ortadan kaldırıp, normal yüz yüze görüştürelim birde, İzlerken gördüğümüz onlarca iletişim sorununu birde o zaman gözlemlemeye başlayalım. Loca denen yerde oturduğunda, canlı oda denen yere gittiğinde kendini ifade edemeyen veya ifade etmekten çekinen, milyonların önünde milyon kez de sorulsa cevap verilmeyecek sorulara belki de sosyal baskıdan cevap veren insanların evlendiği bir programın getirdiği evliliklerin sonuçları ne olur kim bilir…

Evlenmek isteyenleredir aslında sözüm. Evlenmek eskiden çok zordu denirdi ama, çeşme başında görüp âşık olurdu insan ve zorluklarla ulaşırdı istediğine. Evlenmek eskiden çok zordu denirdi, kaçak köçek dere kenarında, gerçekten huzur buldukları mekânlarda, baş başa kalırdı çiftler. Amaç daha iyi anlaşabilmek bir birleri ile az da olsa kaliteli zaman geçirmekti belki de. Şimdi bakar oldum da milyonların önünde tek bir cümle bile doğru düzgün kurmadan 2 hafta sonra evlenmek de pek kolay oluyor gibi geldi bana. Ne olursa olsun, eşin olacak insan ile kendince zaman geçirmen gerekir biraz. En ufak tartışmayı milyonlara sergileyen insanların psikolojisinden uzak kalıp, kendi dünyanda duygusallığını yaşayıp, onunla birlikte olmanın mutluluğunu görmelisin.

Beklentilerin ve karşıdaki insanın senin beklentilerini tam anlamı ile karşılayıp karışlayamadığını sorgulamadan evlenmemelisin bence. Hee birde şunu söylemem gerek, yıllardır sezon araları hariç yayına devam eden onlarca programda kaç tane kişi evlendi acaba. Bizlerde müptelası olarak açık kalmalarını sağlamaya devam ediyoruz işte.. Son olarak şunu belirtmek isterim ki bu iş programlarla, facebooklarla, twitter veya instagramlar ile olmuyor maalesef. Görmeden bilmeden duymadan yaşamadan gerçek şeyleri evlenmek olmuyor. Evlendirme adına çıkardıkları insanları evlendiremeden gönderen evlendirme programlarının yapımcılarına da şunu söylemek isterim. Adınızı lütfen Evlendirmek için çaba sarf edip evlendiremeyen evlendirme programları olarak değiştirin lütfen…

Bu yazı münasebetiyle tüm evlilerimize mutluluk ve bol muhabbet, bekarlarımıza da beklentilerini doyuracak, yaşam kalitelerini artıracak güzel kısmetler diliyorum rabbimden.

Arif KOÇAK
Psikolojik Danışman
arifkocak76@gmail.com