Kontrol Etme(Me)k Mümkün Mü?

Kontrol Etme(Me)k Mümkün Mü?

Kontrolcü müsünüz? Eğer öyleyseniz, yalnız değilsiniz. Bu yazıda size kontrol etme eğiliminizi dizginlemek için bazı yöntemler anlatılacak :). Ancak kontrolcü davranışlardan nasıl kurtulacağımızdan önce, kontrolcü olmanın ne anlama geldiğinden ve neden bu şekilde davrandığımızdan bahsedelim.

Kontrolcü Olduğunuzu Gösteren İşaretler

  • Ne olacağını, nasıl olacağını ve ne zaman olacağını bilmek istersiniz.
  • Fazla plan yapar ve planlarınız bozulduğunda sinirlenirsiniz.
  • Önemsiz detaylara bile takılırsınız.
  • Bir şeyi yapmanın sadece bir doğru yolu olduğunu düşünürsünüz.
  • Başkalarını eleştirirsiniz.
  • İnsanlara emir veren taraf olur veya dolaylı mikro yönetim yaparsınız.
  • Aşırı yüksek standartlarınız vardır.
  • Planları ve kararları siz yapmak istersiniz, böylece her şey sizin istediğiniz gibi olur.
  • Değişimden hoşlanmazsınız (belki siz başlatmışsanız istisna olabilir).
  • Sürprizlerden hoşlanmazsınız.
  • Ne olacağını bilmediğinizde, işler planladığınız gibi gitmediğinde veya başkaları “yanlış” kararlar aldığında kaygılanır ya da öfkelenirsiniz.
  • İnsanlara güvenmekte zorlanırsınız.

İnsanlar Neden Kontrolcü Olur?

Kontrolcü davranışlar genellikle kaygı ve korkudan kaynaklanır. İşler kontrolden çıkmış gibi hissedildiğinde, güvenli (veya mutlu ya da huzurlu) hissetmek için onları kontrol etmek istemek doğaldır. Ancak, diğer insanları ve durumları kontrol edemeyiz. Bu nedenle, çabalarımız sonunda bizi daha iyi hissettirmez. Aslında, kontrolcü davranışlar genellikle ilişkilerimizde sorunlara yol açar ve bizi daha fazla hayal kırıklığına ve strese sokar. (Not: Sevdiklerinizi aşırı derecede kontrol etmek, başkaları üzerinde güç sahibi olma girişimi olarak da görülebilir ve bu tür davranışlar istismarcı olabilir.)

Kontrolcülük ve Mükemmeliyetçilik

Kontrolcülük, genellikle bağımlı ilişkilerin bir özelliğidir ve genellikle belirsiz, korkutucu veya kontrolden çıkmış bir aile ortamında büyümekten kaynaklanır. Kontrolcülük aynı zamanda mükemmeliyetçilikle yakından ilişkilidir (ki bu da kaygı ve korkuya dayanır).

Mükemmeliyetçiler de öngörülebilirliği arzularlar; riskten kaçınırlar, bir şeyde başarılı olup olmayacaklarını bilmeden denemek istemezler, katıdırlar, kaygılıdırlar ve hem kendilerine hem de başkalarına karşı talepkâr ve eleştireldirler.

Bazı mükemmeliyetçiler yalnızca kendilerini kontrol etmeye odaklanır ve kendilerine aşırı yüksek standartlar koyarlar (her ödevden 100 almak zorunda olan öğrenciler , yeme bozukluğu ve beden imajıyla mücadele edenler). Başkalarını kontrol etmeye odaklanırlar ve başkalarına aşırı yüksek standartlar koyarlar (örneğin, sürekli eleştirme veya şikâyet etme). Bazılarımız ise her iki şekilde davranır.

Kontrolcü Olmayı Nasıl Bırakırsınız?

  1. Korkuyla Yüzleşin.
    Kontrolcü davranışlar korkudan kaynaklandığı için, tam olarak neyden korktuğunuzu anlamanız ve bunun gerçekçi olup olmadığını değerlendirmeniz gerekir:
    • Bu durumu ya da kişiyi kontrol edemezseniz ne olmasından korkuyorsunuz?
    • Felaket senaryoları mı kuruyorsunuz?
    • Bu kötü şeyin gerçekten olma ihtimali nedir?

Çoğu zaman hem sonucun ne kadar kötü olacağını hem de gerçekleşme olasılığını abartırız. Ancak bazen kötü şeyler olur ve bu konuda yapabileceğimiz çok az şey vardır. Bu durumda, kontrol edebileceğiniz şeyleri kabul etmeniz gerekir.

  1. Kabul Pratiği Yapın.
    Yalnızca kendimizi kontrol edebileceğimizi kabul etmemiz gerekir, çünkü bu, her şeyin mükemmel gitmesini sağlamanın stresinden ve sorumluluğundan bizi kurtarır. Ancak kontrol istemek ve kaygı hissetmek bunu zorlaştırır.
    • Neyi kontrol edebilirsiniz? Neyi edemezsiniz?
    • Kontrolcü davranışlarınız hangi sorunlara yol açıyor?
    • Korkularınızla başka nasıl başa çıkabilirsiniz?
    • Şu ana nasıl odaklanabilirsiniz?
  1. Esnek Olmayı Pratik Edin.
    Sadece sizin yolunuzun en iyi yol olduğu fikrini besleyen “ya hep ya hiç” düşüncelerine dikkat edin. Çoğu zaman, bir şeyi yapmanın birden fazla makul yolu vardır.

Başkalarının sorunlarını çözmenin genellikle stres ve zarar görmüş ilişkilerden başka bir şey kazandırmadığını unutmayın. Kontrol etmeye çalışmayı bıraktığımızda, başkalarının iyi kararlar alabileceğine güvenmeyi seçeriz; eğer alamazlarsa, bu bizim çözmemiz gereken bir sorun değildir.

  1. Mantra Kullanın.
    Düşüncelerimizi ve davranışlarımızı değiştirmek pratik gerektirir. Doğal olarak eski alışkanlıklarımıza dönmek isteriz. Bir mantra, hedeflerinizi aklınızda tutmanıza yardımcı olabilir:
    • Her şeyi kontrol etmem gerekmiyor.
    • Belirsizliğe dayanabilirim.
    • Sadece kendimi kontrol edebilirim.
    • Benim yolum tek yol değil.
    • Başkalarının seçimlerine saygı göstereceğim.

Bu mantralardan birini kullanabilir veya kendinize özgü bir tane oluşturabilirsiniz. Onu günde birkaç kez okuyarak veya yazarak pekiştirin.

En önemlisi, kendinize karşı sabırlı olmaya çalışın. Değişim bir süreçtir ve kendinizden çok şey bekliyorsunuz.

https://www.psychologytoday.com/intl/blog/conquering-codependency/202103/how-to-stop-being-controlling sitesinden yararlanılarak hazırlanmıştır.

 

YAZAR BİLGİSİ
2004 yılında Boğaziçi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’ ne girmiş, 2010 yılında yüksek onur derecesiyle mezun olmuş ve Prof. Dr. Turhan Oğuzkan ödülüne layık görülmüştür. Üniversite eğitimi sırasında Erasmus programı ile İsveç-Stockholm Üniversite’ sine gitmeye hak kazanarak 6 ay boyunca “Early Childhood Education” alanında eğitim almıştır. Maltepe Üniversitesi Gelişim Psikolojisi tezli yüksek lisans eğitimini 2012 yılında bitirmiştir. 450 saatlik MEB onaylı Aile ve Çift Terapisi eğitimi, Terapötik Kartlar Eğitimi, Kriz Müdahale Eğitimi, Çözüm Odaklı Terapi eğitimi, Mülteci Çocukların Topluma Uyumu Eğitimi, Özel Eğitimde Alternatif Öğretim Teknikleri, Çocuk Değerledirme Testleri, Sanat Terapisinin Erken Çocukluk Döneminde Kullanımı, Çocuk ve Ergenlerle Klinik Görüşme Teknikleri, İhmal ve İstismarda Aile ve Çocuğa Yaklaşım Eğitimi, Proje Döngüsü Yönetimi, Siber Zorbalık Eğitimi, Çocuk ve Ergenlerde Psikiyatrik Rahatsızlıkların Genel Tanımı Eğitimi, Yaratıcı Dramayla Grup Rehberliği Eğitimi, Dikkat Testleri Eğitimi, EMDR 1. düzey eğitimi katıldığı eğitimlerden bazılarıdır. Namık Kemal Üniversitesi´nde Davranış Nörobilimi alanında doktora programını 2022 yılında tamamlayarak "Nörobilim Doktoru" ünvanını alan Bingül Kemiksiz Uzel, farklı mecralarda yazdığı yazılara ek olarak rehberlikservisi.net sitesinde yazarlık faaliyetlerine devam etmektedir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.