Neden benim başıma geldi?

28.01.2017
1.487
Neden benim başıma geldi?

NEDEN BENİM BAŞIMA GELDİ

Engelli ailelerinin yaşadığı maddi manevi pek çok sorun var. Duygusal sorunlar ailenin ve aile bireylerinin ruhsal sağlığı açısından ilk önce ele alınarak çözüme kavuşturulması gerekirken ne yazık ki ilk göz ardı edilen oluyor. Engelli çocuğun fiziksel ihtiyaçları, maddi sorunlar, uzun süren yineleyici tedaviler sürecinde ailenin duyguları sorunlar sıralamasında kendine yer bulamıyor.

Yapılan araştırmalarda ortaya koyulan, engelli çocuğa sahip ailelerin genel olarak yaşadıkları duygular sıralanıyor:

  • Şok, reddetme, depresyon
  • Karmaşa, suçluluk, kızgınlık
  • Pazarlık, kabul ve uyum

Bu üç evre yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada ailelerin hissettiği ortak duygular. Evrelerin oluşturulması elbette ki önemli, anne-babaların duygularını tanımlamak yaşadıklarını anlayarak empati kurabilmek, kabul ve uyum sürecine ulaşabilmek adına bu evreleri bilmek zorundayız. Ancak alanda çalışmayan bir meslektaşım, ya da bir öğrenci arkadaşım ailelerin bu evreleri sırasıyla yaşamadıklarını, kabul ve uyum dönemine belki de hiç ulaşamayacaklarını, tekrar tekrar başa dönerek bir kısır döngünün içinde hapsolup kalacaklarını bilmez. Zamanla ya kendisinin mesleki olarak başarısız olduğunu, ya da ailenin süreçte isteksiz olduğu düşünür. Bu sebeple bugün ailelerin en çok takılı kaldıkları ya da sık sık geri dönüş yaşadıkları bir duygudan bahsetmek istiyorum. Kızgınlık..

 

‘Neden benim başıma geldi?’ en sık duyduğumuz ifadedir ve ‘Bunca insan varken neden ben?’ , Allah neden bana bunu reva gördü?’ , ‘Ne suç işledim ki bu benim başıma geldi?’ cümleleri eşlik eder. Tüm dünyada yanlış yönlendirilmiş dini inanışların da etkisiyle kötü şeyler iyi insanların başına gelmez  anlayışı hakimdir. Bireyler dinin ve toplumun kurallarına uydukları, yaşamları boyunca şekillendirdikleri ahlak anlayışları doğrultusunda davranışlar sergiledikleri müddetçe iyi insanlar olduklarına inanırlar. Peki nasıl olur da böyle insanların başına, hele ki çocuk gibi en önemli mevzuda böylesine kötü şeyler gelebilmekte, çocukları engelli olabilmektedir. Hayatın olağan akışında olması gereken olmamıştır, iyi bir insan olan anne-baba ödüllendirilmeleri gerektiğini düşünürken en ağır şekilde cezalandırılmıştır. Öyleyse kaderde, yaşamın kendisinde, hatta Tanrı’da bir sorun vardır. Şok ve inkar duyguları yerini hızlıca haksızlık yaptığı düşünülen kişiye ve olguya karşı kızgınlık duygularına bırakır. Zamanla bu kızgınlık eşe, aile bireylerine, hatta bireyin kendisine yönelmeye başlar.

Anne-babanın çocuğun engelli olduğu gerçeği ile ilgili çözümlenmemiş duyguları ile, çocuğun durumunun getirdiği ek sorumluluklar ile başa çıkmadaki yetersizliğin yarattığı stresin etkilerini çoğu zaman birbirinden ayırmak olanaksızdır.

‘Her hastaneye yatıp çıktığımızda çocuğum düzelecek, artık normal bir çocuğum olacak zannettim. Ama olmadı, zaman geçtikçe daha çok öfkelendim’

Oldukça iyi eğitim almış, yüksek gelir seviyesine sahip, duygularını oldukça iyi ifade eden bir velinin sözleriydi bunlar. Gerçek dışı beklentiler, inkar, pazarlık, kızgınlık.. Aslında hepsi birbiriyle bağlantılı, zannedildiği gibi belli evrelerde yaşanıp bitmiyor. Her anne-baba için farklı bir zorlayıcı durumla birlikte kolayca kızgınlık duygularına geri dönülüyor, her geri dönüşte bu duygularla başa çıkmak daha da zorlaşıyor ve zaman zaman kalıcı olabiliyor.

Peki bu süreçte Psikolojik Danışmanlar  olarak bizim rolümüz ne olmalı?

Kişisel görüşüm ailelerle çalışırken öncelikle anne-babanın içindeki gücü bulmalarına yardımcı olmamız gerektiği. Çünkü ‘Kötü şeyler iyi insanların da başına gelebilir ve her insanın içinde bu durumla başa çıkabilecek bir güç vardır.’. Bu durum ailenin başına gelmiştir, şimdi baş etmek için neler yapmalıdırlar?

Mesleki dille ifade ettiğimizde ise, ailelere yönelik vereceğimiz üç aşamalı bir hizmet modelimiz bulunmakta:

  • Anne-babanın çocuğun engeline, eğitimine, bakımına yönelik öğrenmesi gerekenlerle donatıldığı bilgi verici yaklaşım
  • Anne-babanın yaşadıkları çatışmaları anlamalarına ve çözümlemelerine olanak sağlaya psikoterapötik yaklaşımlar
  • Anne-babanın çocuklarıyla iletişimlerinde etkili olmalarını sağlayan teknik ve becerileri öğrenmelerine olanak sağlayan anne-baba eğitim programları

Öncelikle Psikolojik Danışman anne, baba, öğretmen, doktorlar, fizyoterapistler, varsa çocuğun bakımı ile kişiler ile her zaman dürüst ve devamlı bir ilişki olmalıdır. Çocuğun etrafındaki profesyonel kişilerin koordinasyonunu sağlamakta en önemli görevi üstlenmeli, gerekirse ısrarcı olmalıdır. Aksi takdirde koordinasyon eksikliği çocuğun gerilemesine, yoğun çabalarla elde edilen kazanımların boşa gitmesine neden olabilir.

Psikolojik Danışmanlar her zaman anne-babaya öncelik tanımalıdır. Çünkü, herhangi bir yolla anne-babaya yardım etmek demek, aynı zamanda tüm aileye de yardım etmek demektir.

Kızgınlık duygularını anlama ve çözümleme sürecinde anne-babanın psikolojik yardıma ihtiyacı vardır. Stewart anne-babalarla danışma süreci için ‘Danışma bu alanda bilgili ve deneyimli bir uzmanla engelli çocuğun anne-babası arasında yer alan, anne-babanın problemlerini çözmek için gerekli tutum ve becerileri geliştirmeleri üzerinde odaklaşan bir öğrenme sürecidir’ tanımını önermektedir. Danışmada, anne-babaların çocuklarıyla etkileşime girmelerine, aile içi uyumu sağlayabilmelerine ve bütünüyle fonksiyonel bireyler olabilmelerine yardım etmeliyiz. Böylece kızgınlık duygularının çözümlenmesine, dönem dönem suçluluk, çaresizlik ya da umursamazlık duygularına evrildiğinde müdahele ederek bu duyguların da anlama ve çözümleme süreci içerisinde halledilmesine, anne-babanın kabullenme ve uyum sürecine daha kısa zamanda, daha kolay ulaşmasına  yardımcı olmuş oluruz.

Meslektaşlarıma ve öğrenci arkadaşlarıma tavsiyem, anne-babaya yardım sürecinde sabırlı olmaları, her bireyin farklı olması gibi her ailenin ve aile içi ilişkilerin kendine özgü farklılıkları olduğunu unutmadan hareket etmeleridir.

Sevgiler..

 

 

Feride SEÇGİN
Psikolojik Danışman
fery83@hotmail.com

YAZAR BİLGİSİ
Rehberlik Servisi
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.