Sınava yeniden hazırlansam ne olur ?
SINAVA YENİDEN HAZIRLANIRSAM NE OLUR?
Üniversite okumak için , iş bulmak için adı belli aralıklarla değişen ama sistem olarak değişmeyen çok sayıda sınavlara giriliyor. Sınavların sonucu açıklandıktan sonra ise tek bir soru “Şimdi ben ne yapacağım?” . Bireyin önünde ise iki seçenek var ya sınavın diğer aşamasına motive olarak, eksikliklerini kapatarak ve sıkı bir tempoyla daha güçlü kaldığı yerden devam edecek ya da bir sonraki sene “yeniden” hazırlanacak. Bir önceki yazımda bu seçeneklerin ilki olan ikinci aşamaya hazırlık sürecinden bahsettim.
Bu yazımda ise “yeniden” hazırlanma sürecinden bahsetmek istiyorum. Bu yılki sınavın olmayacağı anlaşıldığında “ Bir sene kaybettim. Bu sınavdan başka şansım yoktu.” , “Aileme ne diyeceğim şimdi? Komşunun çocuğu ilk senesinden kazanmıştı. El alem ne der? Hakkımda ne düşünecekler?” gibi düşüncelerle baş başa kalınabilir. Hayat anlamsız gelebilir sanki sona ermiş , her şey bitmiş gibi hissedilebilir. Peki gerçekten öyle midir? Her şey bitmiş midir? Bir sene “kaybedilmiş” midir?
Yoksa “yeniden” hazırlanmak mıdır? O bir senenin nasıl değerlendirildiğine bağlı olarak kayıp veya kazanç olabilmektedir. Üniversite sınavına hazırlık süreci oldukça yıpratıcı, yorucu olabilmektedir. Bir yandan ailenin beklentileri bir yandan bireyin kendine yönelik beklentileri, hayalleri diğer yandan gelecek kaygısı, iş bulma durumları birçok durumun etkilediği hayattaki önemli dönemeçlerden biridir. Ve en önemlisi verilen emeklerin karşılığının alınmasının beklendiği bir süreçtir. Sonuçlar açıklandığında veya tercih dönemine gelindiğinde beklentileri karşılamak adına istenmeyen bölümler tercih edilip okunmak zorunda kalınabilir.
Okunacak bölümler bitmek bilmeyen bir işkence haline gelebilir istemediği bölümü okuduğu için mezun olamayan , mezun olabilmek için 2-3 yıllını harcayan bireylerden biri olunabilir. Ya da bölümü bitirip bir ömür sevemeyeceği mesleği yapmaya çalışmak zorunda kalabilir. 1 yıl kaybetmemek uğruna el alem ne der , başka şansım yok düşünceleriyle alınabilecek acele kararların sonuçları birkaç yılın kaybedilmesiyle sonuçlanabilir. Peki yeniden hazırlanılan o 1 yıl nasıl değerlendirilirse kazançlı olabilir? Bu tamamen bireyin elinde olan bir durumdur.
En önemli avantajlardan biri sürecin yaşamış olmanın getirdiği tecrübe , eksik noktalarını bilme kendini daha da geliştirebilme. Eksik noktalar güçlendirilerek , güçlü noktalar geliştirilerek bir sonraki sene daha iyi bir puan ve sıralama elde edilebilir. Okunmak istenen o bölüme gidilebilir ve sonra “iyi ki bir sene daha hazırlanmışım” denilen başka bir bölüm veya üniversiteyi kazanma şansı elde edilebilir. Ama bu süreç söylenildiği kadar kolay değildir. Çevrenin “kazanamadın mı?” soruları , ailenin artan beklentileri, ya bu sefer de olmazsa ya yapamazsam düşünceleriyle geçen bir süreç. Ama bu olumsuz düşünceler bir kenara bırakılıp , derslere daha iyi çalışılarak hedeflenen gerçekleştirilebilir.
Bu 1 yılı kazanç haline getirmiş bireylerden birkaç örnek vermek istiyorum. X ilinin Tıp Fakültesini isteyen biri tam olarak 3 yıl hazırlandı. İlk yıl tıbba yetmiyordu. 2.yıl ise X ilinin tıbbı gelmiyordu. Ve 3.yıl X ilinden daha iyi olan bir tıbbı kazandı. Başka biri ise meslek lisesinden mezun olup PDR okumak için 1 yıl daha hazırlanarak PDR’yi kazandı. Başka biri fizyoterapi istiyordu YGS istediği gibi olmayınca bir daha hazırlanıp bir sonraki yıl Doğu Akdeniz Üniversite Fizyoterapi kazandı. Tam tersi örnekler de mevcut tabi ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği kazanıp mezun olması gerekirken hala 1.sınıf olanlar veya 1 yıl kaybetmemek uğruna sevmediği bölümü tercih edip mezun olup sevmediği bölüm için iş arayanlar veya yanlış tercih yapıp sevmediği bölümü okuyup mezun olmaya çalışanlar. Bu konuda çeşitli örnekler mevcut.
Bu 1 yıl ders çalışılarak değerlendirmek dışında kendini tanıma anlamında bir fırsat da olabilir mesela bir yetenek keşfedilebilir, farklı bir yön bulunup o yön geliştirmek istenebilir, okunmak istenen bölümün aslında uygun olmadığı fark edilebilir veya bölümün/mesleğin uygun olduğunu anlaşılabilir. Çünkü önemli olan ilk yıl kazanıp gitmek değildir. Sevdiğin bölümü okuyup mutlu olacağın kendini geliştireceğin mesleği yapabilmektir. Hangi bölüm okunursa okunsun hangi yıl kazanılırsa kazanılsın 1 yıl mı 2 yıl mı fark etmez sevilecek, yapmaktan zevk alınacak bölümler okunduğunda bu mesleklerin mensubu olunduğunda kayıp gibi görünen zaman aslında kazanç olabilir.
İlk yıl kazanmak uğruna ya da bu yıl ne olursa olsun gitmek uğruna yapılan tercihler aslında kayıplara yol açabilir. Yani sınava yeniden hazırlanmanın yukarıda örnekleri görüldüğü gibi olumlu sonuçları olabilir , bir kazanç haline gelebilir. “Bir sene kaybettim” cümlesinin yerini “ İyi ki kendime bir şans daha verdim” alabilir. Bu tamamen zamanın nasıl verimli değerlendirildiğiyle, bireyin kendini nasıl geliştirdiğiyle ilgilidir.
Fatma BAYKAL
Psikolojik Danışman
fbaykal26@gmail.com
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Sahalarda görmek istediğim yazı buydu işte, dün yaptığımız konuşmalar geldi aklıma. Ülkede daha tonla örneği var bu yazılanların. İnsanlar bir yıl kaybetmemek uğruna istemediği bölümlerde yıllarını kaybediyor. Bazen bir yıl kaybetmek çok şey kazanmaktır.
tüm liseler panoları bu yazı ile kaplasın…
tamamıyla katıldığım bir yazı..