Sınavda çıkacak mı hocam ?
“Hocam bunlar sınavda çıkacak mı ki? Niye gösteriyorsunuz bunları?”
Eskiden öğretmene sorulan soru genelde şu olurdu: ” Hocam bunlar hayatta ne işimize yarayacak ki?”
İkincisi daha mantıklı ve yerinde bir soru değil mi sizce de? Şimdi öğrenciler için sınavda çıkmayacak olan bilginin değeri yok sanki.
Bir ders ya da konu, sınavda sorulacak diye mi öğrenilmeli?
Mesela, bir mühendis adayı tarihsel olaylardaki neden-sonuç ilişkilerini;
Nedim’in muzip aşık hallerini, Yaşar Kemal’in romanlarındaki Anadolu gerçeğini;
Antalya’da niye seracılık yapıldığını, gece-gündüz sürelerinin niye farklılaşabildiğini bilmemeli mi?
Ya da felsefe öğretmeni olmak isteyen biri, sınavda sorulmayacak diye, biyolojide bir canlı ile onun habitatı arasındaki ilginç ilişkiyi; fizikte temel, yaşamsal bir ilkeyi öğrenmemeli mi?
Müzikle, sanatla, sporla ilgilenilmesi için sınav mı lazım?
Ya da sınavda sorulduğu halde, neden sıfır çekenler, soruların yüzde yirmisini yapamayıp barajı geçemeyenler var; neden merkezi sınavlarda çoğu derste başarı ortalaması çok düşük?
Zorunlu eğitim 12 yıl. Sonrasına devam etmek istemeyen biri, lisede bir şey öğrenmemeli mi?
“Hayat boyu öğrenme” diye bir kavram var, onu ne yapacağız?
Öğrenme; sınavla, okulla mı sınırlıdır? Bisiklete binmeyi, araba kullanmayı, kravat bağlamayı, hobilerimizi sınavda çıkacak diye mi öğrendik?
“Öğrenme”yi başlıca bir amaç, ihtiyaç, keyif haline getirmek zorundayız.
Tabii ki bu sorun’un birbiriyle ilişkili birçok boyutu var.
Sınavda çıkmaz ama, soruna yapısal çözümler aramak lazım!