Thelma ve Louise – Film inceleme
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin Adı: Thelma ve Louise
Oyuncular: Susan Sarandon, Geena Davis, Harvey Keitel
Yönetmen: Ridley Scott
Süre: 2 Saat 20 dakika
Tür: Suç / Dram
Özet ve Detaylar: Erkek arkadaşından bıkan Arkansaslı garson kız Louise (Susan Sarandon), ihmalkar ve cinsiyet ayrımcısı kocasıyla birlikte sıkıcı bir hayatı olan arkadaşı Thelma’yı (Geena Davis) ayartır. Birlikte özgürlükle dolu bir haftasonu araba seyahatine çıkarlar. İlk uğrak yerleri olan barda gevşeyip dansederler ve yöre erkekleriyle eğlenip hoş bir akşam geçirirler. Ancak bir adam Thelma’yı park yerine kadar izleyip tecavüze yeltenince Louise yetişip onu öldürmek zorunda kalır. Polisin kendilerine hiç bir zaman inanmayacağı paranoyasına kapılan kadınlar kaçmaya karar verirler ve bir anda kanun kaçağı durumuna düşerler. Son olaylardan kötü etkilenen Thelma kafayı toparlamak için genç bir kovboy olan J.D (Brad Pitt) ile bir gecelik ilişki yaşar ve işler daha da sarpa sarar. Yönetmen Ridley Scott’ın bu çok meşhur feminist yol filmi 1990’ların en iyi filmleri arasında çoktan yerini aldı. Bıçak Sırtı ve Alien’le birlikte yönetmenin en iyi işlerinden biri sayılan Thelma ve Louise, eşsiz bir senaryo ve kusursuz bir görüntü yönetimi ile gözalıcı bir yapım. Film 6 dalda Oscar’a aday gösterilmiş ve sonunda En İyi Özgün Senaryo ödülünü senaristi Callie Khouri’ye kazandırmıştı.
İki kadının sıra dışı yolculuklarını anlatan, başkaldırmayı, başkaldırırken karşı koydukları güçlerden daha çok kendilerine ve hayatlarına verdikleri zararı konu alan Thelma ve Louise adlı filmde izleyici sadece bir yol filmi izlemez, aynı zamanda iki karakterin dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir feminist görüşün kıvılcımlarından her an ortaya çıkabilecek büyük bir yangınına da tanık olur. Merkezinde olmadıkları dünyayı bulundukları yerden gördükleri şekliyle yorumlayan bu iki kadın, aslında dünyada kendileri gibi mücadele vermeyi hayal eden binlerce kadının dile gelişidir.
Kadınlara yönelik olumsuz tutum ve davranışlara bir baş kaldırış olarak başlayan yolculuklarında, iki kadın karakterin büyük bir değişime uğraması, hatta film içerisinde rol çözülmeleri de yaşayarak yıllarca erteledikleri hayallerini gerçekleştirmeleri sadece onların yaşantılarını değil; çevrelerindeki birçok insanın da hayatını derinden sarsar ve değiştirir.
Kadın karakterler arasında ortaya çıkan dayanışmayla şekillenen öyküde, güçlü kadın ve zayıf kadın imajı tek bir karakter üzerinden verilmez; aksine yaşanan duruma göre iki karakter arasındaki rol değişimleriyle perdeye yansıtılır.
Kullandıkları arabanın sürekli kamyon, tır veya iş makinesi sürücüleri tarafından korna sesleri ile taciz edilmesi erkek egemen toplumun kadınlar üzerinde kurduğu baskı betimlenir. Öte yandan, 26 yıl önce çekilmiş bir film olmasına rağmen dünyada hala süregelen bir güç mücadelesini etkileyici ve çarpıcı bir yorum getirmiş olması filmin güncelliğini korumasını sağlamaktadır.
Bingül UZEL
Uzm. Psikolojik Danışman
bingul_1986@hotmail.com